Pecs Üniversitesi Nörobilim Araştırma Merkezine Beyin Araştırmaları Laboratuvarı

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından Macaristan’da Pecs Üniversitesi Nörobilim Araştırma Merkezine tam teşekküllü beyin araştırmaları laboratuvarı kuruldu.

TİKA, Macaristan’da gerçekleştirdiği projelere yenilerini eklemeye devam ediyor. Bu kapsamda Macaristan’ın Pecs şehrinde bulunan Pecs Üniversitesi’ne yönelik projelerine devam eden TİKA tarafından anılan üniversitenin Nörobilim Araştırma Merkezine tam teşekküllü beyin araştırmaları laboratuvarı kuruldu.

TİKA tarafından gerçekleştirilen projenin ilk aşamasında bir grup Macar bilim insanı İstanbul’daki Kültür Üniversitesi Beyin Dinamiği Araştırma Merkezini (İKÜ BEYİNMER) ziyaret ederek, laboratuvarlarını inceledi ve çalışmalar hakkında bilgi aldı. Projenin devamında İKÜ BEYİNMER heyeti Pecs Üniversitesi Nörobilim Araştırma Birimini ziyaret etti. Üniversitenin özellikle hayvanlar üzerinde yapmakta olduğu bilimsel araştırmalar hakkında bilgi alan heyet, iki üniversitenin karşılıklı olarak hangi alanlarda işbirliği ve ortak araştırma çalışmaları yapabilecekleri noktasında fikir teatisinde bulundu.

TİKA desteği ile gerçekleştirilen projenin bir sonraki aşamasında ise Pecs Üniversitesi Nörobilim Araştırma Merkezine tam teşekküllü bir beyin araştırmaları laboratuvarı kurularak EEG Box ve eklentileri alındı. Ayrıca saç yıkama ünitesi oluşturularak, çok özel yazılıma sahip olan bilgisayarların yanı sıra ofis ekipmanları temin edilerek arşiv odası oluşturuldu.

Pecs Üniversitesi Toplumsal Bilimler Fakültesi Dekanı Dr. Robert Gabriel, proje açılışında yaptığı konuşmada insanların birçok cihaz kullandıklarını ve bu cihazların bakım ve onarımlarını da yapabildiklerini belirterek “Ancak insanın en önemli cihazı beyindir” ifadesini kullandı. Beynin nasıl çalıştığını çok iyi bilinmesi gerektiğinin altını çizen Gabriel, bu sebeple beyin ve nörobiyolojik araştırmaların çok önemli olduğunu, daha da önem kazanacağını söyledi. Araştırmalara 22 yıl önce Dr. Istvan Hernadi ile birlikte başladıklarını belirten Gabriel, “O zamanlar laboratuvar vardı. Ancak hiçbir makine ve cihaz mevcut değildi. Sürekli çalışırken zamanla gerekli cihazları temin etmeye çalıştık” ifadesini kullandı. Pecs Üniversitesinin yenilikçilik konusunda sürekli çaba gösterdiğini ve göstereceğini belirten Dekan Gabriel, TİKA’nın şimdi sağladığı destek ile Nörobilim Araştırma Merkezi’nin son derece modern bir laboratuvara kavuştuğunu belirterek teşekkürlerini sunarak konuşmasını tamamladı.

Pecs Belediyesi Başkan Yardımcısı Istvan Decsi ise, Pecs’in her zaman işbirliğine açık olduğunu belirterek Türkiye ile işbirliğinin şehir için yeni bir gelişme olmadığını, kültür alanında İstanbul ile verimli tecrübelere sahip olduklarını söyledi. İlişkilerin daha da gelişerek ekonomiyi de etkilemesi temennisini dile getiren Decsi, “Şimdi TİKA tarafından verilen destek ile Macar ve Türk araştırmacıları arasındaki işbirliğinin de oldukça faydalı olacağına inanıyorum” dedi.

Pecs Üniversitesi Nörobilim Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Istvan Hernadi, Nörobilim Araştırma Merkezi için bu işbirliğinin gerçekleşmesinin çok önemli olduğunu belirtti. Hernadi, İKÜ BEYİNMER Başkanı Prof. Dr. Erol Başar’ın 1970’li yıllarda Pecs Üniversitesi Nörobilim Araştırma Merkezinin kurucusu Dr. Endre Grastyán ile çalıştıklarını öğrendiklerini, dolayısı ile bugün TİKA desteği ile Başar’ın başlayan bu yeni işbirliğinin yıllar sonra yeniden canlandırılması olarak da algılanabileceğini söyledi.

Yoğun çalışmalar sonrasında TİKA tarafından kurulan laboratuvarın son derece modern olduğunu ve Avrupa’daki en iyi laboratuvarlardan biri haline geldiğini belirten Hernadi, “Bu çalışmayı ve bununla birlikte faydalı diğer çalışmaları yürütmemize imkân veren ortamı elde etmemiz TİKA’nın desteği olmadan mümkün olmazdı. Bunun için TİKA’ya çok teşekkür ederiz” ifadelerinde bulundu.

TİKA Budapeşte Koordinatörü Havva Pınar Özcan Küçükçavuş ise Türkiye ile Macaristan arasında inşa edilen bilimsel ortaklığın sonuçlarının tıbba, beyin araştırmalarına, yaşlanan nüfusun en önemli sorunlarından birisi olan Alzheimer ve Parkinson hastalığına çare bulmaya yönelik olarak tüm insanlığa hizmet edeceğine inandığını söyledi.

Açılış konuşmalarından sonra katılımcılar ve basın mensuplarına laboratuvar gösterilerek ekipmanların nasıl çalıştığı anlatıldı ve çeşitli deneyler yapıldı. Projenin ilerleyen kısımlarında Bipolar bozukluk, Parkinson ve Alzheimer gibi hastalıklarda beyin sinyallerinin ölçülmesinde EEG metodunun kullanılması ile önemli bulgular elde edilmesi bekleniyor.